Türk'ün yeniden dirilişinin simgesidir Ertuğrul Bey.
Yok olmayan, ancak kendini yeni devletlerle gösteren bir yapının ışıklarındandır.
Onlarca boy, yüzlerce kol, binlerce insan aynı hedefin peşindeydi. Başarılı olmak ise Tanrı'nın hükmündeydi.
Beylik kurmak, devlet olmak, soyunu devam ettirmek...
Daha da ötesi...
Cihana egemen olmak.
Türk'ün değişmeyen ülküsüdür bu.
Var olma nedeni olan bir ülkü...
Oğuzlar...
Büyük umutlarla Anadolu'ya oba oba, parça parça geldi Kayı boyu. Var olmak, tutunmak, yükselmek ve daha da ötesi için...
Dağıldılar birçok yere.
Mücadeleye hazırdılar. Bildikleri tek çözüm ve tek yol buydu. Ne alacaklarsa savaşarak alacaklar, ne olacaklarsa savaşarak olacaklardı.
Anadolu'nun en ucunda, Bizans sınırında, gözlerden uzak bir yerde yurt tuttular. Başlangıçta kimse önemsemedi, kimse bilmedi onları.
Belki de en büyük şansları buydu.
Geldikleri yeri; budunlarını, atalarını, boylarını, soylarını hiç unutmadılar. Bir kutlu düş gibi güç aldılar geçmişlerinden.
Ancak...
Onları asıl çeken gelecekti.
Gelecek onlarındı.
Ertuğrul Bey'le başlayacak kutlu bir gelecek...