Budizm'de Buddha bir hekim olarak resmedilir ve onun görevi, tüm canlıları kurtuluşa erdirmektir. İnsanın kurtuluşunun önündeki en büyük engel cehalettir. İnsanın cehaletten kurtulup doğru düşünceye kavuşması için sağlıklı bir zihne sahip olması gerekir. Sağlıklı bir zihin için de kişinin sağlıklı bir bedene ihtiyacı vardır. Sağlıklı bir beden tüm hastalıklardan ve kirlerden arındırılmış olmalıdır. Budizm'de de beden, iğrenç ve sefil bir varlık olarak kabul edilir. Bu yüzden insanın sağlıklı bir bedene kavuşabilmesi için kurtuluşu elde edip tanrısal bedene ulaşması gerekir. Budizm'de sefil bedenden kurtulup tanrısal bedeni elde etmenin çeşitli yöntemleri vardır. Bunlardan en önemlisi yeniden doğuşun gerçekleşmesidir. Budist anlayışa göre yeniden doğuşun ilk adımı ölümdür. Bu ölüm ister gerçek ister hayali olsun yeniden doğacak kişi mutlaka ölümü tadacaktır. Budizm'de ölüm, maddi bedenin ortadan kalktığı bir evre olmakla birlikte kurtuluşun da ilk evresidir. Bu ilk evrede kurtuluşu elde edemeyen kişi, 'bardo' denilen 'ara dünya'da kurtuluş için mücadele eder ve bu kurtuluşu elde edemeyince de üçüncü bardo evresinde anne ve babanın cinsel birlikteliğini hayal eder. Burada artık doğum kapısı açılır ve kişinin karmasının neden olduğu hayat şekillerinden biri ortaya çıkar.