Sosyal bilimlerde saha araştırmaları, araştırmacının kişisel deneyimlerinden ayrı tutulamaz. Bu nedenle etnometodoloji her sosyal bilimcinin üzerine en az bir kez düşündüğü bir yöntem olmalıdır. Aron Gurwitsch ve Alfred Schütz'ün izlerini süren Garfinkel, fenomenoloji geleneğinin gelişiminde anahtar rol oynar. Elinizdeki kitap, sahadan örnekler ve içeriden deneyimleri kapsamasıyla etnometodolojiyi anlaşılır kılarak, bizi, göz korkutan devasa bir metodolojik boğulmadan çıkarıyor. Gündelik hayatın akışı içerisinde, öznenin kaotik toplumsal olaylar ve etkinlikler karşısında özgür olduğunu söyleyen Garfinkel, fenomenolojinin sosyal inşacılığında kırılma yaratarak, bizlere sosyolojik muhakemenin sınırlarını ve temel kavramlarını sunuyor.
Etnometodolojide Araştırmalar yayımlanır yayımlanmaz bir klâsik hâline geldi. Kitabın geleneksel sosyal teorinin ve araştırmanın öncüllerine meydan okuyan argümanı hem büyük övgülerle karşılandı hem de şiddetli tartışmalara yol açtı. Garfinkel'in önerdiği –anlamlı toplumsal hayatın temelindeki doğrulukları sorgulanmayan pratikleri ortaya çıkarmak üzere tasarlanmış– çalışmalar, sosyal bilime ve toplumsal değişime dair hâkim kavrayışların değişmesini talep ediyordu…