Düşünebiliyor musunuz; Kudüs sokaklarında ıslandım… Yürüdüm Peygamberler şehrinin dar sokaklarında.
Arkadaşlar, Kudüs sokaklarında yürüdüm, diyorum. Yağmurlu bir teheccüd vakti, şehrin karanlık sokaklarından Mescidi Aksa'ya doğru yürüdüm diyorum anlıyor musunuz? Bu kelimeler içimdekileri anlatmaktan acizken ne demek istediğimi elbette yeterince anlamanızı beklemiyorum…
Kudüs sokaklarında yürüdüm… Allah'ım bu benim için ne güzel bir ikramdı. İçinde bulunduğun zaman diliminde anlaşılmazdı bazı şeyler. Bazı duygular yaşanırken dile gelmezdi. Yıllar sonra bir yumru gibi gelip otururdu insanın boğazına, takılıp kalırdı yüreğine… Bu da öyle olacaktı ve buradan dönüşümde aklıma gelip yüreğimi daha çok yakacaktı biliyordum. Kendimi biliyordum ben, yüreğimi biliyordum. Kudüs'ü biliyordum… İkisi bir araya gelip başıma ne işler açacak biliyordum…
Bu kitabın içinde özlemler, aşk ve şuur var. Bu kitabın içinde görerek anlatılan bir beldenin yazı, şiir ve hikâyeleri var.