Oyun, çocuğun en erken yaşlardan itibaren dünya ile etkileşime geçmesini sağlayan muhteşem bir yoldur. Oyun, aynı zamanda çocuğun fiziksel, bilişsel ve sosyal-duygusal güçlerini geliştirirken aynı zamanda onların beyin gelişimine katkı sağlayan sihirli bir formüldür. Çocuk oyun sayesinde çalışmayı, müzakere etmeyi, çatışma çözmeyi, kendini savunmayı, kendi hızında öğrenmeyi, ilgi alanlarını ve kendisi dışındaki dünyayı keşfetmeyi, korkularını yenmeyi, yetişkin rollerini benimsemeyi vb. pek çok şeyi öğrenir. O zaman her açıdan sağlıklı bir gelişim için anahtar kelime OYUN.
Peki dijital oyunlar için de aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Dijital oyunların varsa fayda ve zararları nelerdir? Dijital oyunlar geleneksel oyunların yerini tutabilir mi? Dijital oyun dünyasına ilişkin pek çok şey öğrensek, yine de çocuklarımızı oyunlarla baş başa bırakabilir miyiz? Çocukları dijital oyunlara iten süreçleri ne kadar iyi biliyoruz? Anne babası sürekli kavga ettiği için çocuğun odasına çekilip saatlerce oyun oynayabileceğini; okulda arkadaşları onunla alay ettiği için internet oyunlarında kendini ispatlamaya çalışabileceğini; babasıyla çatışmalar yaşadığı için savaş oyunu oynayabileceğini; ya da oyun bağımlılığının yetişkinlikte kolayca kumar bağımlılığına dönüşebileceğini hiç düşündünüz mü? Gerçek yaşamla dijital dünya arasında gelgitler yaşayan çocuklar, pek çok nedenden dolayı oyun bağımlısı olabilir. Çocuğunuzla ilgili problemlerin arkasından hiç beklemediğiniz oyun bağımlılığı çıkabilir. Bazen çocuğunuzla ilgili birçok soruya cevap ararken aslında bu sorunların temelinde tek bir soru vardır: Çocuğum Oyun Bağımlısı mı?