Türkiye'de sinemalarda ırkçı-milliyetçi ve faşizan filmler gösterildiğinde ilk bilinçli tepkileri Orhan Selim ve Mümtaz Osman takma adları ile yazılar yazan Nazım Hikmet vermiştir.
1930-50 yıllarında Cemil Filmer'in bir anısı, Türkiye sinemasında faşizmin etkisini anlamak açısından öğreticidir.
Alman konsolosluğundan gelen rütbeli kişiler faşizmi eleştiren filmleri gösterdiği için Cemil Beyi ofisinde tehdit etmişler. "Tanklarımızla geldiğimizde seni caddenin ortasında ibretlik diye asarız" demişlerdir.
"Almanlar tanklarıyla Türkiye'ye geldiğinde, ben ofisimde olmayacağım, cephede direniş hattında ele geçirirlerse bilmem" yanıtını alıp gitmişlerdi.
İkinci Dünya Savaşı modern anlamda sağ ve sol terimlerinin netleştiği yıllardı, bu yıllar çok önemlidir; bir daha faşizm bu ülkeden hiçbir zaman silinememiş, hatta giderek merkeze yaklaşmıştır.