"Fedon'un konusu, ruhun bekâsı ve bilginin hatırlamaya ait olduğu teorisine dayalıdır. Çünkü Eflatun'a göre insan ruhu, semadan arza düşüp burada, Allah'la ünsiyetinde görmüş olduğu şeyleri hatırlamaktadır.
Eflatun'dan önce gelen filozofların ruh hakkındaki fikirleri, ruhun hareketin sebebi olduğu ve öldükten sonra bâki kaldığı kanaatinden ibaretti. Eflatun ise Fedon'da ruhun bekâsından bahs ederek, öncelikle ölümün filozof için korku ve dehşet sebebi olmadığını ve hayatın yok olması demek olmayıp bilakis onun yetkinleşmesine sebep olduğunu iddia ediyor. İşte bundan dolayı, Eflatun bu diyalogda konuyu Sokrat'ın ölümüyle ilişkilendirmiştir. Malumdur ki Sokrat idamı esnasında gösterdiği soğukkanlılıkla, şakirdi Eflatun'un teorisini maddeten ve fiilen göstermiştir. İşte sanatkâr şakirt, üstadı Sokrat'ın hayatını tasvir etmekle, vefat ederken ideal bir ihtişam ile öldüğünü göstermeye çalışmıştır. Bu sebepten dolayı Fedon dramatik (dramatique) olmaktan ziyade, hikâye tarzında yazılmış ve bu suretle pek mükemmel, âdil ve bilge olan Sokrat'ın sade sözleri değil, icraatı ve trajik ölümü de tasvir edilmiştir."
Semiha Cemal
Yayına Hazırlayan
Ahmet Çınar