"Ömrümüz o kadar azdır ki bu âlemde en şiddetli ihtiyaçla muhtaç olduğumuz tecrübeleri bizzat yaşayarak onlardan edilecek istifadeyi etmeye süresi yeterli değildir. Başkalarının yaşadıkları tecrübeleri kabul edip önemsersek belki rahatça, serbestçe, namusluca yaşayabilmeyi başarabiliriz."
Osmanlı'nın en uzun ömürlü gazetelerindenTercüman-ı Hakikat'ı çıkaran, bir dönem Rodos'a sürülen, yayıncı, öğretmen, yazar Ahmet Mithat Efendi'nin 1875 yılında kaleme aldığı, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "memlekette Tanzimat'la başlayan züppe ve köksüz insanla, memleket şartlarının yetiştirdiği hakiki münevver arasındaki farkı göstermek isteyen" bir roman diye tanımladığıFelâtun Bey ile Râkım Efendiedebiyatımızdaki Doğu ile Batı çatışmasını merkezine koyan temel eserlerden biri.
Felâtun Bey, Batı dünyasına kolay yoldan, eğlencesiyle, giyimiyle eklemlenmeyi tercih etmiştir, Râkım Efendi ise yaşadığı coğrafyanın ayırdındadır, günlerini işinde sebat ederek geçirir. Bu "bey" ile "efendi"nin hayatları elbette yaptıkları seçimler doğrultusunda iyi veya kötü yönde gelişecektir.
Ahmet Mithat Efendi'nin didaktik üslubuyla da öne çıkanFelâtun Bey ile Râkım Efendi, günümüzde de tartışmayı bırakmadığımız meseleleri konu edinen, herkese tanıdık gelebilecek iki karakterin klasik hikâyesi.