XIX. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'da yaşayanların Batılılaşma karşısındaki konumlanışlarını, alafrangalık düşkünü Mustafa Meraki Efendi'nin şık giyinip eğlence yerlerinde görünmekle Batılılaşacağını zanneden oğlu Felatun Bey ile; küçük yaşta babasını kaybeden, tutumlu ve sorumluluk sahibi, Batı'yı anlama çabasında ve kendiliğinin peşinde olan, bu anlamda Ahmed Midhat'ın alter-egosu diyebileceğimiz Rakım Efendi'de somutlaştıran Felatun Bey ile Rakım Efendi, 1875'te yayımlandı. Eser, yazarının Doğu-Batı sentezine yönelik ilk ve özgün yaklaşımı ile dikkat çekti. Ahmed Midhat'ın roman kurgusuna ve anlatımına yönelik tercihleri bakımından alaysı eleştirilere uğradıysa da, kendinden sonra pek çok romancıyı aynı meseleye yöneltti.