Kim, neden felsefeyle ilgilensin ki? Metalurji alanında olduğu gibi bir bilim dalında uzmanlaşmak için mi? Yoksa Tarih, Edebiyat ve hatta Teoloji ile ilgileneler gibi kişisel merakı beslemek ya da yaşamı etkilemek için mi?
Mary Midgley bu eserinde entelektüel kaygılarımız ile kafa karışıklıklarımızın güncel biçimlerine ve bunları ele alma yöntemlerimize, bu provakatif soruları yöneltiyor. Bu şekilde felsefenin ve düşünsel yaşamın çetin ama titiz bir savunmasına imza atıyor.
Bu savunma bilim, din ve felsefeyle ilgili çağdaş tartışmaların bağlamı içinde ustaca yer almıştır. Elinizdeki eser okurları, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin ışığında anlam, bilgi ve değer gibi büyük sorulara kafa yormak için hala felsefeye ihtiyacımız olup olmadığını tartışmaya çağırıyor.