Pencereden ayrılıp kendi kendine konuşarak mutfağın kapısına gelmişti. Kapıya tuhaf tuhaf baktı. Bu bakışından kendisi de korktu, yoksa deliriyor muydu? Konuşmaya başladı: "Kapı ne demekti? Kapı; eşikti, sınırdı, başka bir yere veya bir şeye geçişti. Ne oluyor bana? Niye böyle konuşuyorum? Evet buldum!" Gülmeye başladı ama suratını gören birisi olsaydı eğer, ağladığını söylerdi. "Yalnızlık deliliğin kapısıdır…"
Pencere Filozofu, dokuz öykü ile varlık felsefesinden sanat felsefesine, ahlak felsefesinden bilgi felsefesine kadar birçok konuyu öykülerin içine sığdırarak, sorgulama kavramını somutlaştırıyor.