Psikanaliz, bir 'hakikat' arayışıdır. Verili kendi ile başı hoş olmayanın hoşnutsuzluğunu sorunsallaştırıp kendini kuran hakikate doğru yol alma çabasıdır. Mevcuda iz düşüren namevcudun (birtakım emarelerle kendini gösteren bir 'hayalet', 'musallat bir tekinsizlik'tir o) kurucu hükmünden hareketle —kuruluşun maddi tarihselliği içinden yol alarak şimdiki kendinin yeniden inşa edilmesi anlamında, psikanaliz, 'yaratıcı' bir edimdir de: Yaratma cesaretini, itkisini ve yakıtını (dolayısıyla, hakikatliliğini) 'bilinçdışı' ile münasebetinden tedarik eden; o münasebetledir ki, kendisini hem 'psikoterapi'lerden, hem de 'felsefe'lerden farklı kılan bir eylemlilik. Psikoterapiler, ruhun iyileştirimi, sağaltımı, tımarı ise; psikanaliz, ruhun başkaldırısı, ayaklanmasıdır.