Ayakları yere basan bir aşk hiç olmadı bugüne değin. Aşk bizim hayallerimizdi, içimizde büyütüp beslediğimiz ve gerçekleşeceğini sandığımız ütopyamızdı. Aklına Firuze düştü, küsmüş bakışları, beyaz bir mermeri çağrıştıran teni ve o mermerde al bir gül açmış gibi titreyen dudakları. Uzun ince parmaklı ellerinin ürkek sıcaklığını hayal etti. Hep bir şeyler söyleyecek gibi, bir sırrı fısıldayacak gibi dağılan nefesini…