Bu kitapta harika müdür Riviére, anlatılacaktır: "Bizim için bu, bir ölüm-kalım savaşıydı. Çünkü, gündüz Demiryolları ve Denizyolları ile kazandığımız önceliği, gece kaybediyorduk." Önceleri şiddetle tenkid edilen, sonra da beğenilen bu "gece uçuşlar", ilk deneyimlerinin riskinden sonra pratik hale gelmiş ve bu hikayenin yazıldığı sırada, büyük ölçüde tesadüfen, beklenmedik tehlikelerle dolu hava ulaşımına, bir de gecenin esrarlı karanlığı eklenmişti.
Ne kadar riskli olursa olsun, bu riskler her geçen gün azalmakta, her yeni sefer, bir sonrakini kolaylaştırmakta ve güvenli hale getirmektedir. Bilinmeyen ülkeleri araya çıkanlarda olduğu gibi, Havacılıkta da, bir kahramanlık dönemi vardır. İşte elinizdeki "Gece Uçuşu" bize, havacılık öncülerinden birinin trajik macerasını tasvir etmekte ve tabiatıyla bir destan havasına bürünmektedir.