Sarp Kıbrıs adasında cephe hattında görevli bir Türk Subayı, Sara ise aynı adada Birleşmiş Milletler BG'de görevli Finlandiyalı bir kadın subaydı.
Birbirlerini çılgıncasına seven bu iki genç; öylesine zorluklarla karşılaştılar, sevdalarını özgürce yaşamak için öyle güçlükleri aştılar ki!
Hiçbir neden onları birbirlerinden vazgeçiremedi.
Böylesine büyük bir aşk yaşayan bu iki sevgilinin bir de kızı olmuş ama kızının doğumundan haberi olmayan Sarp, işte o gece sadece Sara'ya değil evladına da kavuştu.
Okuyacağınız bu romanda kimi zaman onların sevdasını, kimi zaman da birbirlerine olan hasretin isyanını izleyeceksiniz.
Ama inanız ki, kitap sona erdiğinde; bu kitap da yaşanmış her ne varsa, hayatınızda yaşadığınız şeylerin bir benzeri olduğunu görecek; ''Gerçek sevgi işte budur'' diyeceksiniz…