İki ayrı evin kültürü içinde,birbirinden farklı değer ve öğretilerle büyüyen iki ayrı cinsten insanın bir araya gelerek oluşturduğu "evlilik" müessesesinin sağlıklı ilişkilerle yürütülemediği takdirde eşler için ne kadar yıpratıcı olduğunu anlatmak için rahmetlik anneannem "evlilik demirden leblebiymiş yiyene,ateşten gömlekmiş giyene" derdi.
Bu kitap kırk yıldır "evcilik oyunu" keyfinde evlilik yaşama becerisi göstermiş bir eğitimci tarafından ,demir leblebiyi çıtır leblebiye dönüştürmek,ateşten gömleği ise yazın serinleten ,kışın ısıtan kıvamda tutabilmek için geliştirilmesi gereken becerileri anlatmak amacı ile kaleme alındı.
Farklılıklara saygı duyan,toplumsal huzuru önemseyen ,problemleri çözmenin yolunun ihtiyaç duyulan bilgileri öğrenmekten ,geçtiğine inanan yazar,evliliğini,çocukları ve eşi ile beraber geliştikleri keyifli bir yolculuğa ,evlerini "yuva"ya dönüştürmek için verdiği emeği paylaşıyor okurlarıyla.