Jonathan Langley, nadir görülen bir hastalık sonucu kör olmuş, böylece hiç beklemediği ve onu yerle bir eden bir yola sürüklenmişti. Bir zamanların başarılı ressamı artık zifiri karanlıkta yaşıyor, evinden neredeyse hiç çıkmıyordu. Hayata öfkeliydi. On bir yaşındaki ilginç komşusu Lupe'yle tanıştığı gün aralarında nadir görülen bir arkadaşlık başladı. Lupe'nin neşeli havası, Jonathan'ın sert kabuğunu kırıp gerçekte içinde saklı olan narin kişiyi ortaya çıkarıyordu. Lupe ona nezaketin, empatinin ve sevginin gücünü göstererek yeni bir bakış açısı kazandıracaktı.
Louise Hay'in öğretileri üzerine kurulu bu roman, olumlu düşünmenin geçmişin yaralarını sarmak ve mutlu bir hayat sürmek için önemini ele alıyor.
"İnançlarının izinden gidip kararlılığını kaybetmediği takdirde insanın, zorluklar karşısında nasıl ayakta kalabileceğine dair sağlam bir hikâye. Ruhun zaferiyle birlikte karşısına çıkan engeller yüzünden kederli ve üzgün olanların karanlığını da ele alıyor. Hikâyenin hem akıcı bir dille yazılmış hem de bu akıcılığı da kaybetmeden birçok düşünceyi dengeleyebilmiş olmasını çok sevdim."
-Moving My Spirit
"Kısa ve öz. Bir oturuşta rahatlıkla okuyabilirsiniz. Okurun kendi mutluluğunu tartmasını ve hayatlarında neleri değiştirebileceklerini düşünmesini sağlayan bir roman. Hem Lupe'de hem de Jonathan'da kendinizden bir parça bulmanız mümkün. Geleceklerini iyileştirme yoluna yeni çıkmış kişiler için bu kitap muhteşem bir başlangıç. Çocuklarınızın da bu yolculukta size eşlik etmesine imkân veren eğlenceli bir anlatımı var."
-Kelly Stratton