Mantık, aklın tüm insanlarda ortak bir işleyiş biçiminin olduğu varsayımına dayanan, akıl yürütmelerdeki düzenliliği formel bir dille ifade etmeye, onları denetlenebilir kılmaya imkân sağlayacak kuralları belirlemeye çalışan bir bilgi sistemi olarak tanımlanabilir. Mantıkta geleneksel ve modern ayrımına yol açan sebeplerden ikisi özel önem taşır. Bunlardan ilki mantığa ve dolayısıyla felsefeye işlerlik kazandıracağı kanaatiyle önermeleri değerlendirme ve işleme tarzını değiştiren "mantıkçılık", diğeri ise "doğru" ve "yanlış" değerlerinden ibaret geleneksel mantık dilinin yani iki değerliliğin, karşılaşılan yeni sorunlar karşısındaki yetersizliğinin fark edilmesiyle birlikte ortaya çıkan ve çok değerliliğe kapı aralayan eleştirel yaklaşımdır. Geleneksel ve modern mantığın münasebetini ve ayrımını, bu iki yaklaşımın getirdiği zihni dönüşümün sonuçları üzerinden açık kılmayı hedefleyen bu kitap aynı zamanda küçük bir mantık tarihi metni hüviyetindedir.