Bektâşî babası, Celvetî ve Sâdî şeyhi Yusuf Fâhir Baba, Üsküdar'ın son nâzenînlerinden olup, kûşe-i harâbâtta karar kılmış melâmet meşrep bir zâttır.
Gelin Ey Nâzenîn Canlar adı ile neşredilen dîvânında, Ehlibeyt meveddetini ve vahdet-i vücûdun nâzik noktalarını büyük bir aşk, irfan, dirâyet ve coşkunluk ile terennüm etmektedir.
Muhteşem bir geleneği ve zevki şahsında cem eden Fâhir Baba, dîvânını kendisine âyine etmiş gibidir. Bu âyineye bakan, gâh ağlayacak gâh gülecek, gâh celâllenecek gâh ferah edecek, gâhi de teselli bulacak...
"Sevdiğim cân u gönülden işte ol bir er benim
Gördüğüm Âl-i Ali'de nûr-i peygamber benim
Sâkî-i âlî-tebârım mürşidim Hayder benim
Meclis-i sohbetde her dem içdiğim Kevser benim
Fâhirâ aşkdır esâsı hilkatim tahtım benim
Âşık olmakdır ezelden tâliim bahtım benim
Sen benimsin ey ilâhım ben senin efkendenim
Meclis-i sohbetde her dem içdiğim Kevser benim"