"Dönemin en iyi yazarlarından Musil'in eseri, başından sonuna kadar bir bütündür: Son derece zeki bir duyarlılığa sahip bir adam ile onu doğuran, haklı olarak 'lanetli' olarak adlandıracağı zamanlar arasındaki bir yüzleşmenin kaydıdır."
- J. M. Coetzee
Robert Musil ilk romanıGenç Törless'in Buhranları'nda, yirminci yüzyılın başında Habsburg İmparatorluğu'nun ücra bölgesindeki bir yatılı okulda okuyan toy bir beynin, çelişkili hislerle yüzleşmeye çalışırken uğradığı psikolojik dönüşümü ele alıyor.
Okuldaki iki "tuhaf fikirli" arkadaşıyla olan ilişkisinin çalkantıları sebebiyle Törless, üçüncü bir öğrenciyle sadistçe ve cinsel çekimli bir yakınlaşmaya sürüklenir. Törless, bu üç arkadaşıyla arasında geçenler neticesinde çevresine yabancılaşmaya başlayıp yavaş yavaş deneyimlerini kabul etmeye ve bunları zihninde doğru yerlere oturtmaya çalışır.
Musil, Avusturya Askeri Akademisi'ndeki tecrübelerine dayanan bu klasik eserinde sınır tanımayan cinselliği, sadizmi, yetişkinliğe geçişi ve şiddeti peşin hükümsüz bir dille anlatıyor.