Masallarda geçer, iyilerin hep bir arada olduğu, hüzün, dert ve tasanın insanlardan uzak olduğu, bir el şaklatması ile uşakların etrafımızda pervane olduğu, canımızın her istediğinin bir düşünce kadar uzakta olduğu, her yerin rengârenk yemyeşil bitkilerle süslendiği, binlerce farklı kuş melodileriyle
ruhumuzun dinlendiği, bal, süt, şarap nehirlerinin olduğu bir yer. Sana bir sır vereyim mi? böyle bir diyar gerçekten de var. Buraya "Cennet" deniyor. Fakat dediğimiz gibi buraya sadece iyiler gidiyor. O yüzden masallardaki gibi sonsuza dek mutlu bir hayat yaşamak istiyorsan sen de iyi insan olmalısın.
"Cennet ehli o gün tatlı, mutluluk dolu meşguliyetler içinde cennet nimetlerinden yiyip içerler." (Yasin Suresi 55. ayet)
Efsanelerde ve mitolojilerde geçer, kötülerin hep bir arda olduğu, işkence ve ıstırap çektiği, ölmek için her gün yalvardıkları, yiyecekleri ateşte kavrulmuş şeytan kafaları ve zakkum, içecekleri ise kan ve irinden oluşan kaynamış su, yakıtı insan ve taşlar olan, bekçileri merhamet dileyen mahkûmlara
acımamak için sağır olan zebaniler, akla ziyan veren ürkünç yaratıkların diyarı. Sana bir sır daha vereyim burası da gerçek ve buraya "Cehennem" deniyor. Yaptıkları kötülüklerin bedelini ödüyorlar. Ama korkma buraya sadece kötü insanlar geliyor. "Onlar orada inim inim inleyecek, acı acı soluyacak ve azabın dehşetinden hiçbir şey duymayacaklardır." (Enbiya Suresi 100. ayet)
Şimdi önünde iki seçenek var ya iyi insan ya da kötü insan olacaksın. Elindeki bu kitap iyi olma yolunda sana yardım edecek. Ama sadece bu kitap yeterli olmayacak. Sana iyilerin kitabı olan Kur'an-ı Kerim ve iyilerin önderi olan Hz. Muhammed(sav)yoldaşlık edecek. Onların peşinden ayrılmadığın sürece iyi insan olarak Cennet diyarına gideceksin. Bunları terk ettiğin zaman ise şeytan arkadaşın olacak ve bu arkadaş seni kötülerin diyarı Cehenneme götürecek.