19. yüzyıl Rus tiyatrosu gerçekçilik akımının doruk noktasına ulaştığı altın bir çağ olarak adlandırılabilir. Nikolay Vasilyeviç Gogol, Rus devlet yönetiminin tüm alanlarında yaşanan aksaklıklarını, yolsuzluklarını, yetkisini keyfince kullanan memurların yaşantısını, toplumun ahlaki bozukluklarını gerçekçi bir bakış açısıyla Rus sahnelerine tiyatro eserleri ile yansıtır. Kaleme aldığı oyunlarının gerçekçi bir şekilde Rus seyircisine aktarılamamasından doğan anlaşmazlıklar ve bundan dolayı yazara yapılan olumsuz eleştiriler, Gogol'un Mihail Semenoviç Şepkin ile tanışması ile tersine döner. Oyuncu-yazar ilişkisi bağlamında birbirlerini anlayan, gerçekçilik akımının etrafında tiyatro anlayışlarını inşa eden iki sanatçı Rus tiyatrosunda yeni bir dönem başlatırlar. Çalışmamızda döneminin sosyo-toplumsal tüm aksaklıklarını eserlerine komedya türünde yansıtan Gogol oyunları, Şepkin'in oyunculuk sanatına, komediye olan gerçekçi bakış açısı ve oyuncu-yazar ilişkisinin tiyatro sahnesine olan etkisi okuyucunun dikkatine sunulmaktadır.