Bu sahne en aşağı yedi bin senelik bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı. Beşiğin içindeki o çocuk, tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu. Türk budur; Yıldırımdır. Kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir!
Mustafa Kemal Atatürk
İnsanlık tarihinde ilk insanların kabile toplumu şeklinde örgütlendiği ve Türklerde de başlangıçta yaşam tarzı olarak kabile toplumu bulunduğu açıktır. Kabile toplumu, eylem ve davranışlar ile inanç bütünleşmesine dayalı bir yapıdır. Türklerde kabile toplumu şeklindeki yaşam tarzı eşitlikçi, dayanışmacı ve hoşgörülü bir şekilde oluşmuş ve devam etmiştir. Temel değerleri, töresel kandaşlık kökenli özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkesidir. Sert bozkır coğrafyasında her birey değerlidir. Böylece kullardan değil, bireylerden oluşan toplumda, koşullarda liderlik üstün vasıflara sahip olmayı gerektirdiği gibi Totaliter liderliğin de önünü kapatır.