Efendim şimdi sizlere, çay içince gözü ağrıyan… Ne? Nasıl?.. Gözü mü? Yahu çay içince insanın gözü niye ağrısın?.. Aaa gözüymüş gerçekten. Peki o zaman. (Sormayın, bu yazarlar da bir garipleşti iyice...) Neyse, ne diyorduk efendim: Sizlere çay içince gözü ağrıyan, hem de çok ama çok ağrıyan Keramettin'in hikâyesini anlatacağız.
Bir dakika... Yahu gülmesenize, burada çok ciddi ve trajik bir hayat hikâyesinden söz ediyoruz! Öyle ki zavallı Keramettin bu "göz ağrısı" meselesi yüzünden işini, evini, barkını, eşini ve çocuklarını geride bırakıp kendini Hindistan yollarına vurmak zorunda kalacak. Ardından orada tanıştığı bir maymunla birlikte... Bak hala gülüyorlar! İyi, anlatmıyorum o zaman, kendiniz okursunuz! Hıh!