Bingöl Şerafettin Dağları'nın kayaları, bulutlardan boşalan yağmur olmuş, köylerin üzerine yağıyordu.
Mecali bitmiş, rüya gibiydi… Neler olduğunu anlamaya çalışıyor, ölüm yaklaşıyordu.
Yeryüzünde hayat, Mehmet'le beraber sona eriyor, toprak evler ikiye bölünüyor, çatılar, damlar yerle bir olmuş, briket ve kerpiç duvarlardan oluşan tümsekler, içinde insan iniltilerinin duyulduğu, binlerce cesedin olduğu, uçsuz bucaksız bir mezarı andırıyordu.