"İdealist, gencecik bir Türkçe öğretmeninin, Zeynep Öğretmenin Diyarbakır'ın ücra bir köyünde kitap için verdiği mücadeleye tanık oldum gönderdiği mektuplarda. Alkışladım onun bu direncini. Mutlandım. Geleceğe olan güvenim arttı. Sonra çocukların zarflarını elleriyle yaptıkları, çiçeklerle bezeli mektupları geldi ardı sıra. Yaşadıkları coğrafya ne kadar soğuk olursa olsun, sıcacık duyguları vardı paylaştıkları satırlarda. Hem okudum, hem ağladım. Yazdıklarının etkisinden aylarca kurtulamadım. O mektuplarla yatıp, o mektuplarla kalktım bir süre. Duygu yoğunluğum hafifleyince, mektupları iki dosya halinde kitaplığıma kaldırdım. O mektuplar raflarda kalmamalıydı. Başkaları da okumalıydı. Yakın yazar arkadaşlarımın da teşvikiyle mektupları uzun çalışmalar sonucu dosya haline getirdim. Böylece üzerimden büyük bir sorumluluk kalkmış oldu. Artık bu mektuplar yalnızca benim değil, siz değerli okuyucuların oldu.
Bu vesileyle, çocukların mektuplarını bana ulaştıran ve yeni arkadaşlar edinmemi sağlayan değerli Zeynep öğretmene ve öğrencilerine sonsuz teşekkürlerimle… İstedim ki, bu mektupları önce büyükler, sonra küçükler okusun!"
Atila ER