Sosyal bilimlerde ve özellikle sosyoloji alanında bilgi üretim süreçlerinin küresel ölçekteki hegemonik yapısı, son on yıldır gittikçe genişleyen bir eleştiri yelpazesiyle karşılaşmaktadır.
Küresel Güney'de sosyal bilimlerin hızla yükselişiyle dünya sosyoloji çevrelerinde ilgiyle takip edilmeye başlanan Güney Sosyolojisi yaklaşımları, 'Güney'den öğrenme' süreçlerinin önünü açan bu yelpazenin en güncel parçalarındandır.
Ercüment Çelik bu çalışmada Güney Sosyolojisi yaklaşımlarını Türkiye sosyoloji camiasına tanıtmayı amaçlamakta ve bu yaklaşımlardaki temel tezleri Türkiye'de sosyoloji disiplininin gelişim dönemlerine uygulayarak, Güney Sosyolojisi ve Türkiye Sosyolojisi arasında nasıl bir ilişki kurulabileceğini soruşturmaktadır.
Türkiye'de sosyoloji disiplininin tarihsel ve güncel gelişiminin yeni ve özgün bir okumasını sunmayı hedef leyen buçalışma, aynı zamanda Türkiye'de sosyoloji eğitiminde Kuzey'de üretilen kuramlara bağımlılığı ve Güney'de üretilen bilgi ve kuramlara hiç denecek kadar az yer verildiğini ampirik araştırma bulgularıyla ortaya koymaktadır.
Ana hatlarıyla Güney Sosyolojisi bakış açısının Türkiye Sosyolojisi ve sosyal biliminin gelişimine ciddi bir katkı sunacağını önerenErcüment Çelik, bu düşüncesini Türkiye'de bu konu üzerine yazılan bu ilk kitap aracılığıyla tartışmaya açmaktadır.