"Gurbet"
Yeryüzündeki bütün sözlüklerde geçen en acı kelime.
O öyle bir ateştir ki o yangını ne sağanak yağmurlar ne de sicim sicim akan gözyaşları söndürebilir.
Bazen de hayallerimize saplanan paslı bir hançer olur. Hiçbir doktor onu çıkaramaz.
Kimi içinde taşır gurbeti, kimini de gurbet sürükler içine. Şairin de dediği gibi "Ben gurbette değilim/Gurbet benim içimde."
Gurbetin kızı, Kadriye Ramseir'in gurbet kokulu kaleminden çıkan, bizi iç yangınlara sürükleyen etkileyici bir roman. Yazar; yalın, sade, sıcak anlatımıyla sanki bizi bavulunda gurbet ellere götürüyor.
Bu romanı okurken Gurbet'in kızı Melike ile birlikte gurbet ellerde içinizdeki fay hatlarını saklamaya çalışacaksınız zoraki gülüşlerinizin ardına. Gözyaşlarımızı onun hikâyesine katık yapıp gurbetin düşlerinize vurduğu zincirini kırmaya çalışacaksınız…
Gurbetin kızı…
Bizim kızımız…
Ve yangın,
Hepimizin içinde.
İyi okumalar…