"Her ne kadar sıklıkla aynı anlamda kullanılsa da kibir ve gurur farklı şeylerdir. Bir insan kibirli olmadan da gururlu olabilir. Gurur, genellikle kendimize ilişkin düşüncelerimizle ilgilidir; kibirse başkalarının bizim hakkımızda düşünmelerini istediğimizle."
Jane Austen'in muhteşem karakter tasvirleriyle bezediği Gurur ve Ön Yargı, taşralı bir beyefendinin kızı olan Elizabeth Bennet ile toprak sahibi, zengin bir aristokrat olan Fitzwilliam Darcy arasındaki çalkantılı ilişkiyi konu almaktadır.
Bayan Bennet, babaları öldükten sonra mirastan hiç pay alamayacak olan beş kızının da evlendiğini görmeye can atmaktadır. En büyük kızı, güzel ve utangaç Jane, varlıklı genç adam Bay Bingley'nin dikkatini çekmekte gecikmez. Fakat arkadaşı Bay Darcy ile Elizabeth arasındaki karşılaşma, onlarınki kadar samimi olmayacaktır. Darcy, servetinin ve sosyal statüsünün getirdiği gururla, ailesi alt tabakadan olan Elizabeth'e ön yargıyla yaklaşmaktadır. Diğer yandan Elizabeth'in öz saygısının yarattığı müthiş gurur ise, züppe olduğuna inandığı Darcy'ye yanaşmasına dahi izin vermemektedir. Fakat zaman geçtikçe olaylar, onları ön yargılarından arınmaya itecektir.