Herkesin bildiğini düşündüğümüz Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi piramidi vardır ve ilk basamak "Fiziksel ihtiyaçlar'' ikinci basamak "güvenlik ihtiyacı'' şeklinde üstlere doğru gider. Günümüz dünyasına baktığımızda savaşlar, çatışmalar, kargaşa, kaos, taciz-tecavüz yani kısaca güvenliğin olmadığı veya varsa bile en alt seviyelere düştüğü bir ortam görülmektedir. Örneğin Suriye'deki iç savaş! Her şeyleri var tarlada buğday, dalda zeytin, ahırda hayvan. Ama insan yok. Çünkü güvenlik yok. İnsanlar can derdinde fiziksel ihtiyaçlarını karşılayacak imkanı var ama güvenlik sorunu ön plana çıktığı ve kendini güvensiz hissettiği için bulunduğu yeri terk ediyor. Birinci kademedeki ihtiyaç "Güvenlik'' oluyor. Maslow'un piramidindeki birinci ve ikinci yer değiştirmiştir. Güvenlik sadece savaş, çatışma, kaos ortamlarında değil, normal günlük hayatımızda da önemlidir.
İnsanlık tarihine bakıldığında göçebelik dönemlerinden yerleşik döneme geçiş, cilalı taş devrinden-sanayi devrimi, şehirleşme ve çeşitli buluş ve özellikle bilişim ve iletişim teknolojisinde ulaşılan seviyeye gelindiğinde, iş bölümü basitten karmaşıklığa ve uzmanlığın önemi doğrultusunda sayısız meslekler oluşmuştur. Bugün artık, dünyamızda, özellikle ülkemizde, halk arasında söylenegeldiği üzere "ne iş olsa yaparım'' mantığı çoktan geride kalmış ve her bir işin yapılması için özel bir meslek oluşmuştur. Hatta bu oluşan bu mesleklerle ilgili olarak okullar, çeşitli eğitim ve sertifika programları geliştirilmiştir.
Mesleklerin ortaya çıkıp icra edilmesi, beraberinde anında her zaman yasal bir düzenlemeyi getirmemiştir. Ancak, zamanla bunların daha iyi yapılması, standartlarının belirlenmesi ve çeşitli nedenlerle yasal zeminde yapılması için çalışmalar yapılmıştır.
Ekonomi ve siyaset alanında liberalizmin gelişmesi ve ulaşım araçları, turizm vasıtasıyla insanların daha çok seyahat etmeleri ve bu gelişmeler sonrası bugün dünyanın küçük bir köy olarak nitelendirilecek ölçüde gelişmelerin ülkeleri etkilemeleri sonucu, her bir ülkede değişik nedenlerle yeni mesleklere olan ihtiyaçlar artmıştır.
Sanayi devriminden bu yana yaşanan hızlı değişim, gelişen teknoloji, insan ilişkilerini de doğrudan etkilemiş ve karmaşıklaştırılmıştır. Ekonomik ilişkiler, ticari ilişkiler ve siyasi ilişkilerin yapısı, işleyişi değişmiş ve birbirinin içine girer ve, birbirini tamamlar hale gelmiştir. Yaşanan bu olgu, yeni bir insan ve yeni bir yaşam biçimini de ortaya çıkarmıştır.
Sanayi devrimi büyük kentlerin (metropol) dolmasını, nüfusun buralara yığılmasını ve dolayısıyla çıkar ilişkilerinin, yasal ve yasa dışı kazanç yollarının artmasını da getirmiştir. Büyük kentler, asayişin bozulmasına, dürüst, namuslu sıradan insanların yaşam alanlarının daralmasına ve toplumsal ilişkilerin erozyonuna yol açmıştır.
Merkezi yöntemlerin bu bozulma ve yozlaşma ile başa çıkabilmelerinde başvurdukları hukuk yolları, polisiye önlemler eldeki mevcut yapı ve olanaklarla doğrudan bağlantılı olduğu için yeterince başarılı olamamıştır.
Devletin, yasal olmayana, hukuk dışı olana karşı vereceği mücadelede desteklenmesi, işinin kolaylaştırılması gereklidir. Genel kolluk kuvvetleri, düzeni korumak ve toplumsal güvenliği ülkenin her karış toprağına yaymak için çaba harcamalı ve enerjisini, bilgisini bu yönde kullanmalıdır. Enerjinin belli bir yöne aktarılabilmesi de ancak faaliyet alanlarının daraltılması, yapılan işlerin sadeleştirilmesi ve oluşacak başka birimlere aktarılması ile olabilir. Bunun şu andaki uygulaması Özel Güvenlik ve Koruma Yasası (5188 sayılı) ile gerçekleşmiştir. Polis ve jandarma, bugüne kadarki görev alanlarının bir kısmını, yeni oluşan özel güvenlik ve koruma sektörüne bırakmış ve daha da bırakmaya devam edecektir.
20 yaşına doğru ilerleyen Özel Güvenlik Sektöründe ne yazık ki tam anlamıyla ve ihtiyacı karşılayacak şekilde literatür oluşmamıştır. Bunda biz akademisyenlerinde sorumluluğu büyüktür. Sadece eğitim kurumlarının kurs kitaplarından ve birkaç sempozyum kitabında yer alan bildiri ile birkaç makalenin ötesine geçilememiştir. İşte bu düşünceyle ve bir grup arkadaşımla hem Özel Güvenlik ve Koruma Programlarında okuyan öğrencilere, hem de konuyla ilgilenen diğer paydaşlara bir nebze faydalı olmak amacıyla elimizdeki kitap ortaya çıkmıştır. Katkıda bulunan bütün yazar arkadaşlarıma emekleri için çok teşekkür ederiz.
Kitaptaki konuların ana başlıkları:
I. Özel Güvenlik Ve Meslek Etiği
Doç. Dr. Seher Uçkun
Iı. Özel Güvenlik Yönetiminde Örgütlenme
Dr. Uğur Demirci, Prof. Dr. C.Gazi Uçkun
Iıı. Özel Güvenlikte Kamusal Alan Özel Alan İlişkisi
Dr. Öğr. Üyesi Deniz Acaray
Iv. İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetimi
Öğr. Gör. Asiye Yüksel
V. Çatişma Ve Çatişma Yönetimi
Dr. Uğur Demirci, Öğr. Gör. Barış Demir
Vi. Teknoloji Ve Yenilik Yönetimi
Öğr. Gör. Asiye Yüksel
Vii. Sağlik Ve Eğitim Tesisleri Güvenliği
Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Aras
Viii. Turizmde Güvenlik Ve Yönetimi
Prof. Dr. C.Gazi Uçkun, Öğr. Gör. Orkun Konak
Ix. Uyuşturucu Madde Bilgileri
Doç. Dr. Taner Bora
X. Spor Müsabaka, Tesis, Etkinlik Güvenliği
Öğr. Gör. Aykut Tosun
Xi. Terörizm Ve Özel Güvenlik
Prof. Dr. C.Gazi Uçkun, Öğr. Gör. Orkun Konak
Xii. Özel Güvenlik Çalişanlari İçin İlk Yardim
Öğr. Gör. Uzm. Dr. Feyza Bora
Xiii. Havalimani Güvenliği
Dr. Fulya Almaz
Xiv. Fiziki, Mekanik Ve Elektronik Güvenlik Önlemleri
Öz. Güv. Uzm. Erkan Engin
Xiv. Elektronik Güvenlik Sistemi
Erhan Terzioğlu
Xvi. Müdahale Teknikleri Ve Teçhizat Kullanimi
Öğr. Gör. Aykut Tosun