''Ey derviş! Dervişlik hırkasını öyle giy ki , topluma karşı senin içinde ki büyüklenmeyi ve böbürlenmeyi senin doğanda yaksın. Aksine , o hastalıkların ateşi alevlensin .Yemeği öyle ye ki , sen onu kolayca sindirip yararlansın. Yani hepsi sana nur olsun .Aksine sana zorluk getirmiş olmasın.''
''Tanrı2ya karşı doğruluk, halka karşı insaf, büyüklere hizmet ,el altındakilere sevecenlik , düşmanlara yumuşaklık, dostlara sevgi ve vefa ,nefsine düzen , devişlere cömertlik,bilginlere alçak gönüllülük, cahilllere suskunlukla görün.''
''Hacı Bektaş-ı Veli, Rum ülkesine güvercin donunda gelir.Hacı Doğrul adındaki eren onun üstüne doğan şekilde gider. Hacı Bektaş-ı Veli silkinir. İnsan olur.Onu boğazından yakalar, sıkar. Bir zaman aklı başından giden doğrul, kendine gelince özür diler .Hacı Bektaş-ı Veli 'Biz size mazlum donunda geldik, siz bizi zalim donunda karşıladınız;er eri böyle karşılamaz.Güvercinden fazla mazlumnu bulsaydık onun donuna urunur öyle gelirdik 'der.''