"Dünyanın her tarafında birçok insan maddî yoksulluk ve perişanlık içerisinde kıvranırken, maddi imkanları olan birçok insan da manevi değerlere sahip olamadığından huzursuzluk içinde hayatını devam ettirmeye çalışmaktadır: Kimilerinin, maddi ihtiyaçlarına yardımcı olacak bir "el"e; kimilerinin, mânevî huzursuzluğunun tedavisi için yapılacak bir telkine; kimilerinin, kuru bir lokmaya; kimilerinin, bir tebessüme; kimilerinin bir ilgiye, kimilerinin, bir selâma; kimilerinin, hal ve hatırının sorulmasına; kimilerinin, teselliye; kimilerinin, danışmaya; kimilerinin, başkalarının esaretinden ve zulmünden kurtulmaya; kimilerinin de nefsinin esaretinden kurtulmaya ihtiyacı vardır. Kısaca her insan, mutluluğun yollarını aramakta ve bu yolları temin etmenin çabası içerisindedir.
Dayanışmayı temin ve tesis eden birçok yardımlaşma yolları vardır. Biz, bu çalışmada yardımlaşma ve dayanışma yollarının neler olduğunu, dünya ve ahiret mutluluğun tebliğcisi ve teminatçısı olan Hz. Peygamber'in beyan ederek bize miras bıraktığı sünnetinden tesbit etmeye, fertlere ve topluma kazandırdığı neticeleri üzerinde durmaya çalıştık."