Hamamböceği
“Zeki ama bir derinliği olduğu kesinlikle iddia edilemeyecek olan Jim Sams, o sabah huzursuz rüyalardan uyanınca kendini devasa bir yaratığa dönüşmüş buldu.” İngiliz edebiyatının yaşayan en önemli isimlerinden Ian McEwan’ın yeni romanı Hamamböceği bu cümleyle açılıyor ve okurları hem çok tuhaf hem de çok tanıdık bir İngiltere’ye götürüyor: “Tersincilik” adı verilen ve ekonominin akışını bütünüyle tersine çevirmek üzerine kurulmuş bir ideoloji son yıllarda popülerlik kazanmış, hatta referandumdan galip çıkmıştır. Önceki hayatında iğrenilen bir yaratık –bir hamamböceği– olan Jim Sams anlam veremediği bir dönüşümün sonucunda kendini İngiltere başbakanının bedeninde bulduğunda büyük bir sorunla karşı karşıya kalır: Bir tarafta halkın iradesinin uygulanmasını bekleyen basın ve seçmenler vardır, öbür taraftaysa ülkeyi aklıselime davet eden birkaç yerel siyasetçi ve olup bitenleri hayretle izleyen dünya kamuoyu. Hamamböceği, Londra’dan Brüksel’e ve Washington DC’ye dünya siyasetinin labirentlerine uzanırken İngiliz mizah geleneği ile Kafka’nın dünyasını buluşturuyor. Bu keskin hicvi, Ian McEwan’ın romanın kaynaklarına dair önsözüyle beraber sunuyoruz.
Devamını Oku