İnsanlar yaşamsal faaliyetlerinin devamlılığını sağlayabilmek ve kendini gerçekleştirme, hayata dair talep ve isteklerini karşılayabilme gibi yaşama anlam katan tüm faaliyetlerinin gerçekleşmesi için profesyonel olarak çalışmaktadır. Tıpkı insanlar gibi işletmeler de organizasyonel yaşamlarını devam ettirebilmek ve kurumsal amaçlarını gerçekleştirebilmek için profesyonel anlamda hizmet veya mal üretmektedirler. Söz konusu çalışma alanı sağlık hizmetleri olduğunda, faaliyetlerini hastane, klinik gibi insan sirkülasyonunun ve stres katsayısının yüksek olduğu mekânlarda yürüten bu iş kolunun diğer mesleki gruplara göre kendine has özelliklere, risk ve zorluklara sahip olduğu gözlenir. Çünkü sağlık hizmetleri, insan hayatı gibi yaşamsal ve geri dönüsü mümkün olmayan müdahalelerin gerçekleştirilmesini zorunlu kılan bir mesleki organizasyondur. Sağlık kurumları doğrudan insanla temas gerektirdiğinden, çalışan personel çeşitliliği açısından, teknolojik alet ve teçhizat kullanımından dolayı karmaşık ve entegre sistemler olarak tanımlanır. Bu entegre sistem içerisinde personelin verimli performans sergileyebilmesi ise motivasyon yüksekliği ile doğru orantılıdır.