Hat, yazı ve sanatın kesişim noktası. İnsanın estetik zevkini ve duygusal bağını kâğıda dökmenin en zarif yollarından biri. İslâm kültüründe önemli bir yere sahip olan bu sanat, yüzyıllar boyunca farklı tarzlarda gelişmiştir. Böylece zamanla ustalaşmış birçok hattat yetişmiş ve bu ustalar da yeni hattatlar yetiştirmiştir. Bu isimlerden biri de 19. yüzyılda yaşayan ve devrinin en gözde hattatlarından biri olan Mehmed Şefik Bey'dir.
İlk tahsilini tamamladıktan sonra babasının memur olduğu Divan-ı Hümayûn'da Tahvil Kalemi'ne devam ettirilen Şefik Bey, bir müddet sonra memuriyetin yeknesaklığından sıkılıp yeni arayışlara girer ve önce Ali Haydar Bey'den, daha sonra da Ali Vasfi Efendi'den tâlik dersi almaya başlar. Sonraları Mustafa İzzet Efendi'den aldığı sülüs-nesih dersleri neticesinde, heves ve azminin yanı sıra üstün yeteneğinin bir nişanesi olarak genç yaşta icazetini alır.
Bu çalışma, eserleriyle Kubbetü's-Sahra ile Dârülfünûn'u da süsleyen Hattat Mehmed Şefik Bey'in hayatını ve sanatını aydınlatmayı amaçlayan, eserlerini ve tekniklerini aktarmaya yardımcı, özel bir biyografi ve katalog çalışması olmakla beraber daha önce Şefik Bey üzerine detaylı bir çalışma yapılmadığından literatürdeki boşluğu doldurmaya da adaydır.
Ketebe Yayınları olarak kadim sanatlarımızdan hüsn-i hattın günümüz okurunca tanınmasına vesile olmakla ve hat sanatı çalışmalarına katkı sunacak bu kıymetli eseri okuruyla buluşturmakla iftihar ediyoruz.