İçimde ince bir acı var. İnce bir acı, ince bir sızı, ince bir keder... İpince... Kağaıt kesiği gibi... İnce olduğu kadar derin işte. Kendini hep hissettiren, hiç unutturmayan, hep acıtan ince bir keder... İnce yükselen bir duman gibi... Ağır ağır yanan korun habercisi halbuki. Öyle ince ki bakıyorum bakıyorum görmüyorum. Ama öyle bir yanıyorum ki inceden inceden işte. Söyleyeceklerim bu kadarla sınırlı değil elbet. Ama bu kadar işte... Bu kadar...