Hayat, attığımız her adımın, aldığımız her nefesin ardından yeni bir umut beklediğimiz, yeni hedefler hayal ettiğimiz bir yolda düşe kalka yürümektir. Kimine göre hayat aşktır, sevgidir, mutluluktur, kimine
göre zengin olmak, makam ve güç sahibi olmaktır, üretmektir, sorumluluktur, düşünmek, hayal kurmaktır, dostlarımız, anılarımız, albümlerdeki fotoğraflarımızdır, dünyaya bıraktığımız izlerdir. Bazıları için hayat şarkı söylemek, şiir yazmak, belki de balık tutmaktır, pişmanlıklarımızdır, gözyaşlarımızdır. Hayat her şeyden önce insan olmaktır. Sorunlara doğru çözümler bulabilmek, bazen tesadüfler, beklenmedik sürprizlerdir. Bazen de yaşamak istemediğimiz şeyleri yaşamak zorunda kalmaktır. Hayat yaşadıklarımız ve yaşattıklarımızdır aslında. Çok şey var hayatın yoluna çıkan, onu etkilemeye, bozmaya ya da yüceltmeye çalışan.
Bu kitap hayatın insana yaşattıkları ile insanların bunları nasıl algıladığının hikayesini anlatıyor. Paranın ve eğitimin hayatımızdaki önemini daha iyi anlayabilmek için, Tapınak Şövalyeleriyle başlayan kapitalizmin doğuşu ve tarihsel gelişimini anlatıyor, sanayi devriminin, eğitim sisteminin insan ve toplum hayatını ne şekilde etkilediğini inceliyor. Tanrı var mıdır, O'nun varlığını insanlar ne şekilde algılıyor. Evrenimiz ve dünyamız nasıl oluştu.