Yedisine gelince okula gönderilmemek, dokuzunda dağlarda çobanlık yaparken akrabalarının tecavüzüne uğramak.
On ikisinde yetmiş yaşında birine üçüncü eş olmak,
on üçünde anne olmak, kendi gibi talihsiz kız çocukları doğurduğu için aşağılanmak…
İtilmek, kakılmak, bir varile atılıp yakılmak.
Erkek arkadaşı tarafından parçalanıp valize konulmak.
Reddettiği patronu tarafından camdan atılmak.
Dövülmek, sövülmek, yaftalanmak, satılmak, töre cinayetine kurban gitmek. Çocuğunun gözleri önünde boğazı kesilerek öldürülmek…
İşte böyle Türkiye'de kadın olmak.
Elinizde tuttuğunuz bu çarpıcı roman, birey olmasına izin verilmemiş kadınların kulak ardı edilen acıklı hayatlarını tüm gerçekçiliği ile işlerken, bu kadınların usta bir kurguyla nasıl Hayat'ın çevresinde toplandığına hayret ettiriyor.