Vücudunda kan kalmamış gibi hissediyor, olduğu yerde öylece duruyordu. Uzun, ince hançer, zayıf bedenini ikiye ayırdı. Üst gövdesi yere düştüğünde, Nayla konuştu:
-Sen bencilliksin.
Küçük kıza doğru ilerledi. Etrafta yarısı başka yerde, yarısı başka bir yerde duran bedenler ve kar taneleriyle yavaşça örtülen kanlar vardı. Küçük kızı ortasında oturduğu bu sarmaldan kaldırdığında, sayım bitmişti...