"Kuş, yavaşça ve yumuşakça iniverdi terazinin sağ kefesine ve konuverdi üzerine. Bütün gözler merak, heyecan ve dehşet içinde ne olacağına bakıyordu; tabi ki heyecandan zangır zangır titreyen İbrahim de. Teraziden bir gıcırdama sesi duyuldu inceden inceye…"
Bir terazi kurulsa, hayvanlar dile gelse
ve yaptıklarından şikayetle senden hakkını istese;
ne derdin mahkemede?
Daha okumadan bu kitabı, sor sen de kendine; hani günü geldiğinde, "Hayvanlık Bizde Kalsın!" diyecekler mi sence?
Hayvanlarla yollarımızın kesiştiği yerlerde kimi zaman güldüren kimi zaman düşündüren bu hikayeleri okuyunca cevabı sen de göreceksin.
Belki sen de diyeceksin:
"Hayvanlık Bizde Kalsın."