İnsan inancını sağlamlaştırmak ve arttırmakla meselelere daha olumlu bakmasını öğrenirse, kötümserlik ve karamsarlığın sıkıntılarından kurtulacaktır.
Hayatta herkes için lüzumlu ve faydalı olan şöyle düstur vardır. Bediüzzaman şöyle der:
"Güzel gören güzel düşünür. Güzel düşünen hayatından lezzet alır."
En kötü görülen olayların bile iyi tarafları vardır. Belalar, felaketler, musibetler de böyledir. Ders almasını bilenler için ibretlerle doludur. Hayatın bu korkunç hadiseleri gök gürlemesine benzer. Görünen yüzüyle dehşet saçar. Ama o gürültünün arkasından rahmet damlaları akar.
İyimser olmak kötüyü iyi görmek değil, olayları iyi yorumlamak demektir. Böyle bir bakış açısına sahip olursak iş ve hizmetler bize zor, zahmetli, yapılamaz gelmeyecektir.
Bu sayede hizmetleri başlatmada ve onları yürütmede kendimize olan güvenimiz artacak enerji yüklü olarak işimizin başına geçeceğiz.