On üç yaşındaki Frankie için işler hiçbir zaman kız kardeşi Tess için olduğu kadar iyi gitmemiştir. Tess'in aksine Frankie nörolojik açıdan farklıdır. Frankie başkalarının ona dokunmasına dayanamaz, yüksek seslerden rahatsız olur, dikkati kolayca dağılır, gündelik hayatında değişikliklerden hoşlanmaz ve diğer çocuklar kumsalda eğlenirken terapiste gitmek zorundadır. Frankie arkadaş edinmekte de zorlanır. Yalnızca bir arkadaşı vardır: Colette. Ama arkadaşlıkları bitmiştir artık.
Derken, yedinci sınıfın bitimine haftalar kala, Colette beklenmedik bir biçimde Frankie'nin odasının kapısında belirir. Ve ertesi sabah da ortadan kaybolur. Tek arkadaşını bir kez daha kaybettikten sonra Frankie, Colette'in ardında yalnızca kendisinin çözebileceği ipuçları bıraktığını keşfeder ve kendisine yardım etmesi için kız kardeşi Tess'i ikna eder.
Hortum Akıllı, arkadaşlığa, kız kardeşliğe ve affetmeye dair güçlü ve içten bir hikâye olduğu kadar, kendine alan açmaya çalışan bir genç kızın dürüst ve yürek burkan portresi.