Siyasi iktidarın hukuk aracılığıyla sınırlandırılması olarak tanımlanabilecek hukukun üstünlüğü kavramının derinliği düşünce hareketlerinin tarihsel eksende incelenmesiyle tespit edilebilecektir. Düşünsel temelleri ve vurgusu değişikliğe uğrasa da hukukun üstünlüğü varlığını sürdürmüştür. Liberal öğretinin karşısında konumlanan düşünce hareketleri ve çağdaş hukuk düşüncesi içinden yükselen eleştiriler, kavramın dönüşümüne katkıda bulunmuştur. Söz konusu çalışma, bireyin iktidar karşısındaki konumunu güçlendirmek için başvurulan kavramın dayandığı düşünsel kaynakların izini sürmeyi amaçlamaktadır.