Okuyucuya sunulan bu kitap, plastik sanatlar bilimi üzerine bir tez değil, büyük ustanın hayatını ve eserlerini anlatan bir öyküdür. Bu kitapla büyük ustanın özellikleri ortaya çıkarılmaktadır. Burjuva sanat tarihçilerinin çalışmalarından farklı olarak (bu bağlamda elinizdeki kitabın yazarının hedeflediği amaçlara en yakını, İngiliz bilim adamı John Addington Simmonds'dur) bu kitap, belki de bir Sovyet yazarın Michelangelo hakkında yazmaya çalıştığı ilk eserdir. Hiç şüphesiz, son çalışma olmayacağı için yazar yapıtını, gelecekte bu yönde yapılacak daha ayrıntılı çalışmalar için temel oluşturmak amacıyla yazmış, kitabında hiç hata olmadığı düşüncesiyle kendini kandırmamıştır.
Kitabın boyutları, ünlü ressamın neredeyse doksan yıllık hayatının, çok yönlü ve zengin sanatının birçok yönünün ayrıntılı analizini yapmaya elverişli olmadığından, mimar Michelangelo'ya bu kitapta, hak ettiğinden çok daha az yer verilmiştir.
Yazar, İtalyan topraklarının politik trajedisinden, özellikle de Floransa'nın, 1529-1530 yılları arasında İtalyan ve uluslararası güçlere karşı verdiği mücadeleden söz etmemiş olsaydı, sanatında İtalyan halkının düşünce, idealleri ve mücadelesiyle bir bütün olan hümanist ressam Michelangelo yanlış anlaşılmış olurdu.
Yazarın kendine özgü kavrayış ve anlatım tarzının, ne kadar inandırıcı olduğuna okuyucular karar verecektir.