Hz. Peygamber'in beddua edip etmediği meselesi pek çok müslümanın zihnini meşgul eden önemli konulardan biridir. Temel Hadis kaynaklarında yer alan bazı rivâyetlerde, Hz. Peygamber'e nisbetle beddua olarak nitelenebilecek bir takım ifadelerin varlığı, bu konudaki zihin karışıklığının ana zeminini teşkil etmektedir. Bu meselenin bir problem olarak varlığını sürdürmesinin bir sebebi de konuyla ilgili zikredilen değerlendirmelerin büyük bir kısmının, ilmî kriterler esas alınmadan yapılıyor olmasıdır. Nitekim bu değerlendirmelerin; konu ile ilgili rivâyetleri herhangi bir tasnife tabi tutmadan, sıhhat yönünden incelemeden, gerçekte bir beddua olup olmadığı ve nasıl anlaşılması gerektiği hususunda kapsamlı bir araştırmada bulunmadan yapıldığı görülmektedir. Elinizdeki bu eser, Hz. Peygamber'in bedduaya yaklaşımını, beddua edip etmediğini, kaynaklarda ona nispetle yer alan bedduaların gerçekte ona ait olup olmadığını ve şayet ona aitse nasıl anlaşılması gerektiğini Hadis ilminin kriterlerine göre incelemektedir.