1970'lerden günümüze hatıralardan yansıyan latif bir iklim… Kişinin kendisiyle yüzleştiği aynaya düşen yaralı izler… Yaraların üzerinden berrak bir dere gibi akan cümleler…
Herkesin kendinden, yakınlarından izler bulacağı, bulduklarını şarkılara yaslayacağı, olmak ile ölmek arasındaki gerilimi ince bir sızı olarak hissettiren hayat sahneleri…
Bireyin araftaki yalnızlığına eşlik eden ekran tekinsizliği… Genç kızların kariyer imtihanları… Üçüncü kişiler tarafından denetlenip derecelendirilen evlilik hikâyeleri…
Fatma Barbarosoğluhayatın izini cümlelerle nakışlamaya devam ediyor.