Önceki çalışmamda, çoğunlukla 'endüstri öncesi toplumda' ortaya çıkan gösterilere, devrimlere ve ayaklanmalara katılan halkın tarih içindeki kimliğini (ya da yüzünü) saptamaya yoğunlaşmıştım. Yani bugün işçiler ve memurlar, kapitalistler ve proletarya olarak ana gruplara ayrılan endüstri toplumu, o zamanlar hâlâ oluşum süreci içindeydi. Böylece başlangıçta kendimi, tarihçilerin ya da toplum biliminin ilk dönem yazarlarının yeterince ilgilenmemiş olduğunu düşündüğüm 'kim' sorusuna yoğunlaştırdım. Başlangıçtaki saptamam, kaçınılmaz olarak insanlar neden böyle davrandılar, onlarda isyan etme ya da başkaldırma isteği uyandıran neydi, hangi güdülerle hareket ettiler sorusuna doğru ilerledi. Güdü meselesi, uzun ve kısa vadelilik arasında ayırım yapmaya, ve sosyo-ekonomik ile siyasi faktörler arasına bir ayırım koymaya, ve böylece Fransız Devrimindeki baldırı çıplakların (sans culottes) ve 1760-1780 yılları arasında İngiltere'de Wilkes'i destekleyen, Katolik Roma kilisesini ve okullarını yakıp yıkan Londralıların eylemlerinin birbirleriyle nasıl bağlantılı ve birleşik olduğunu açıklamaya yöneltti.