Anar, hiç kuşkusuz Azerbaycan edebiyatının yetiştirdiği ve Türk Dünyasına armağan ettiği en büyük edebî şahsiyetlerden biridir. Çağdaş Azerbaycan edebiyatının kurucuları ve öncülerini, çok genç yaşlarından itibaren kâmil bir düşünceyle kavrayan ve takip eden Anar, ömrünün yaklaşık altmış iki yılını, iki büyük dünya savaşının, büyük acıların, felaketlerin yaşandığı XX. yüzyılda; yirmi üç yılını ise bilgi toplumuna, teknoloji çağına evrilen XXI. yüzyılda yaşamış, bugün de seksen beş yaşın birikimi ve tecrübesiyle eserler vermeye devam eden bilge bir kalemdir.
Anar, iki asrın kavşağında duran, bu iki asrı bütün yönleriyle birbirine bağlayan ulu bir köprüdür. Onu daima zirvede tutan da her iki asrı derinlemesine idrak ederek geleceğe bakması ve geleceği doğru şekilde yorumlayarak bir kutup yıldızı gibi yol göstermesidir.