Kirli ve yozlaşmış bir düzende yeni bir hayat kurma ihtimali çok azdır. Menfaat ve çıkar ilişkileri sonucunda dinin bile kutsal olmadığı, sadece din üzerinden kutsallaşan şahıs ve kişiliklerin olduğu bir yerde yaşam sadece mecburiyettir. Gerçekler ise yalanlardır. "Ayaktayım diye hayatta sanıyorlar beni" yanılgısı ile iki kafadarın çıkar çatışması sonucu
ortaya çıkan darbenin yolculuk hikâyesidir.
İKİ KAFADARBE. Bu kitapta kendimizi sorgularken yeni gerçekleri öğrenme mahcupluğunu da yaşayacağız.
Yaşam devam ettikçe yeniden bir hayat için de sevgi ve aşk yaşamak adına bir nefes kadar önemli olmuştu.