"Yeni bir hayat kurmak... Nasıl oluyordu? Önce fikir mi geliyordu? Yoksa bir tesadüf sizi fikrin önüne mi getiriyordu? Yeni bir hayat için mutlaka, kuvvetli bir rüzgar mı gerekiyordu? Önceki hayatınız artık 'eski' mi oluyordu? Eski olanın hükmü kalmıyor muydu? O vakte kadar boşuna mı yaşamış oluyordunuz?"
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, Albayım Beni Nezahat ile Evlendir ve Kalfa ile Kıralıça adlı romanlarıyla edebiyatımızda kendine has bir yer edinen İlhami Algör, yine bir romanla karşımızda: İkircikli Biricik. İkircikli Biricik, yalnızlığın, arayışın, bulma ümidinin, şehirlerin, caddelerin, şarkının ve şiirin romanı...
Titizlikle örülmüş bir kurgu; ustalıkla harmanlanmış, sarsıcı bir dil...